Kars'ta yaşanan olayda 6 yaşındaki Muhammet Emir Çiçek, annesi dışarıdayken ocakta pişirilen sulu patatesi yedi. Daha sonra rahatsızlanan Muhammet, önce Digor İlçe Hastanesi'ne, ardından Kars Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. 6 yaşındaki Muhammet artık nefes alamayınca nefes borusunun üst kısmında trakeostomi adı verilen bir delikten havalandırma sağlandı. Şu anki genel durumu çok kötü, bilinci ve bilinci kapalı, yemek borusunun girişinde, soluk borusunun girişinde, ses tellerinde, sol ve sağ akciğerlerinde yemek ısısından dolayı oluşan yanıklar nedeniyle ciddi hasar oluştu. Elazığ'a gönderildi.
Burada özel bir hastanede anestezi ve resüsitasyon uzmanı doktor. Güneri Atalan ve ekibi tarafından kabul edilen Muhammet, 6 gün komada kaldı. Kulak Burun Boğaz bölümü uzman doktorlarının desteğiyle. Güneri Atalan ve ekibi, yemek borusu çevresindeki, soluk borusunun üst kısmı ve ses tellerindeki hasarın iyileştiğini gözlemleyince boğazdaki deliği kapattı. Kendisi de epilepsi hastası olan ve bu dönemde çok sayıda nöbet geçiren Muhammet, sağlığına kavuşarak taburcu edildi.
“ÇOCUKLAR AŞIRI SICAK VE AŞIRI SOĞUK YEMEKLERDEN KAÇINMALIDIR”
Vakanın durumu hakkında bilgi verin uzman. Güneri Atalan, şunları söyledi: “Muhammet, 15 gün önce ocaktaki sıcak yemeği ağzına verdikten sonra nefes alma sorunu nedeniyle hastaneye kaldırılmıştı.
Sıcaklığın yarattığı tahriş nedeniyle, soluk borusunun girişi dediğimiz gırtlak girişi ve ses telleri dediğimiz ses telleri ve oradan da yemek borusuna kadar yanığa bağlı ciddi hasarlar meydana gelir.
İlerleyen saatlerde nefes darlığı artınca Kars Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Muhammet artık nefes alamaz hale gelince acil durumlarda nefes borusunun üst kısmında trakeostomi dediğimiz bir delikten hızla havalandırdık ve genel durumu çok kötü, bilinci kapalı ve solunda ciddi hasar bulunan hastayı aldık. Sıcak yemek nedeniyle el ve sağ akciğerler. Yaklaşık 5-6 gün komada tuttuk.
Muhammet aynı zamanda epilepsi hastasıdır. Bu dönemde çok şiddetli nöbetler geçirmeye başladı. Yaşam tehlikesi çok ciddi ve aşırıydı. Hepimizi tedirgin etti. 5 gün derin komada kaldıktan sonra uyandırmaya başladık. KBB uzmanı arkadaşlarımız da bu konuda bize çok destek oldular.
Yemek borusu etrafındaki, soluk borusunun üst kısmı ve ses tellerindeki hasarın yavaş yavaş iyileştiğini görünce boğazdaki deliği kapattık. Şu anda genel durumu iyi. Yeme, içme, nefes alma artık rahat. Şansımız varsa bugün taburcu olacağız.
Çocuklar, özellikle çok sıcak veya çok soğuksa, boğazı, soluk borusunu veya yemek borusunu tahriş eden yiyeceklerden kaçınmalıdır. “Buradan velileri uyarıyoruz” dedi.
“ALLAH'A ŞÜKÜR HERŞEY İYİ”
Anne Ayşe Çiçek, olayı şöyle anlattı: “Öğleden sonraydı. Ocakta sulu patatesler pişiyordu. Bir kaşık yemek alıp yuttu ve dışarı çıktı. Dışarı çıkar çıkmaz kustu. Eşim onu görünce yönlendirdi. çeşmeye giderek ellerini ve yüzünü yıkadı.
Hiçbir belirti yoktu, sadece acı çektiğini söyledi. Hiçbir şeyin farkında değildik. Gece saat 22.00 civarında boğazında bir hırıltı hissetmeye başladı ve ardından sesi kısılmaya başladı. Önce Digor ilçesine götürdük, oradan da Kars merkeze gönderdiler. Burada tetkikler yapıldıktan sonra ameliyathaneye götürüldü.
Ameliyatın çok riskli olacağını söylediler. Ameliyat olması gerekti ve ameliyat başarılı geçti. Daha sonra bizi Elazığ'a gönderdiler. Elazığ'a geldiğimizde komaya soktular. Toplamda yaklaşık 12 gün hastanelerde kaldık. Durumu çok kötüydü. Üç gündür görev başındayız. Allah'a şükür her şey yolunda. Bize çok yardımcı olan doktorlara ve tüm hemşirelere teşekkür ediyorum” dedi (İHA).