Avukat İsmail Sami Çakmak’tan Erdoğan’ın üçüncü kez adaylığına karşı YSK’ye başvuru: ‘Hukuk hesap sorar’
Avukat İsmail Sami Çakmak, Yüksek Seçim Kurulu’ndan (YSK) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın olası yeniden adaylığını kabul etmemesini istedi.
Çakmak, “Anayasanın özüne ve hükümlerine göre halen bir siyasi partiye üye olan Erdoğan, üçüncü kez cumhurbaşkanı adayı olamaz” diyerek, anayasa hükümlerine rağmen adaylığın kabul edilmesinin sonuç doğuracağını vurguladı. “anayasaya aykırılık suçu” teşkil eder.
Çakmak, “Erdoğan’ın adaylığının kabul edilmesi kararı, bu kararı veren cumhurbaşkanı ve üyelerin şahsi sorumluluklarını taşımaktadır. Ama hukuk, kanunlar ve yargı bile bile bu suçun işlenmesinden o silahı kullanan kişi ve kişileri sorumlu tutmaktadır.
14 Mayıs’ta seçim tarihinin açıklanmasıyla birlikte adaylık tartışmaları hız kazandı. Muhalefet, anayasanın “Bir kişi en fazla iki kez cumhurbaşkanı seçilebilir” hükmüne atıfta bulunurken, Erdoğan’ın yeniden seçilemeyeceğinin altını çizerken, iktidar partisi, başkanlık hükümet sistemi ile “saatin sıfırlandığını” iddia ediyor. ” ve Erdoğan aday olabilir. Görüşmeler sürerken avukat Çakmak, 30 Ocak’ta YSK’ya “Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığının reddi” talebinde bulundu.
İsmail Sami Çakmak
“ANAYASAYI İHLAL ETMEK”
Çakmak, “Bu başvuru, hukuka, ahlaka, şerefe ve meslek kurallarına uygun hareket edeceğime şerefim ve vicdanım üzerine yemin etmiş bir avukat olarak kamu hizmeti ve vicdani bir görev olarak sunulmuştur.” bir sosyal hukuk devleti olduğunu vurguladı. Çakmak, “Anayasanın bu konudaki çok açık hükümlerine rağmen, Parti Genel Başkanı Erdoğan’ın YSK tarafından yeniden aday gösterilmesi ve YSK tarafından onaylanması, doğrudan Türk Kanunu’nun 309. maddesinde anayasayı ihlal suçunu oluşturacaktır. Ceza Kanunu.”
“SİLAHA GEREK YOK”
Söz konusu suçun işlenmesi için silaha ihtiyaç olmadığını vurgulayan Çakmak, “Bu suçun manevi zorlama, kanuna karşı hile, kanundan kaçma ve kanunu hiçe sayma yoluyla da işlenebileceğini” vurguladı. kusursuz:
“Bir kararın kesin ve tartışılmaz olması, o kararı verenlere dokunulmazlık sağlamaz. İtiraz edilemez bir kararın ‘itiraz yakınlığı’ niteliği, bir zırh veya silah olarak tasarlanır, kullanılır ve uygulanırsa, o zaman suçta kullanılan silahın cezadan korunduğu (korunduğu) bilinir.
Yoruma kapalı.